ROMAN VE HİKÂYE ANLATIM TEKNİKLERİ
ROMAN VE HİKÂYE ANLATIM TEKNİKLERİ
GÖSTERME (SAHNELEME) TEKNİĞİ: Olaylar, kişiler, varlıklar okuyucuya doğrudan sunulur. Anlatıcı, okuyucu ile eser arasına girmez. Okuyucunun dikkati eser üzerinde yoğunlaşır. Diyaloglar ve tasvirler yoluyla olaylar, kişiler ve çevreler sahnelenerek okuyucunun bunları doğrudan görmesi ve yaşaması sağlanır.
Gösterme tekniği; diyalog, iç konuşma veya bilinç akışı şeklinde olabilir. Gösterme tekniği aşağıdaki metinde kişilerin karşılıklı konuşması (diyalog) şeklindedir.
— Sana ne? dediler. Fıkara, üstleri yırtık pırtık yavrulardı.
— Canım, neden söküyorsunuz? dedim.
— Mühendis Ahmet Bey söktürüyor.
— Ne yapacak bunları?
— Yukarıda deri tüccarı Hollandalı var ya, hani onun bahçesini düzeltiyorlar da...
— İngiliz çimi alsın, eksin, mademki herif zengin..
— İngiliz çimiyle bu bir mi?
— Bu daha mı iyi?
— İyi de lâf mı? (Sait Faik Abasıyanık-Son Kuşlar)
İÇ MONOLOG (İÇ KONUŞMA) TEKNİĞİ: Karakterin duygularını ve düşüncelerini, belirli bir mantık sırasıyla karakterin ağzından, olduğu gibi anlatılmasıdır. Bu teknikte karakterin kendi kendine konuşmalarına yer verilir. Bunun yanı sıra bu teknikle karakterin duygu ve düşüncelerini akıcı ve sade bir biçimde günlük konuşma diliyle öğreniyoruz. Bu teknik karakterin iç dünyasının okuyucu tarafından anlaşılmasında çok önemli bir yer tutar.
İÇ ÇÖZÜMLEME TEKNİĞİ:
Karakterin iç dünyasının, kafasından geçenleri anlatıcı-yazar tarafından verildiği anlatım tekniğidir. Bu teknikte yazar kahramanın duygu ve düşüncelerini okuyucuya aktarır.
DIŞ MONOLOG TEKNİĞİ: Dış monolog, bir kişinin karşısındaki insana veya insanlara konuşma fırsatı vermeden, tek taraflı ve uzun bir biçimde, sesli olarak konuşmasıdır. Bu teknikte kişi bazen etrafında kimse olmadan herhangi bir olay karşısında yüksek sesle konuşabilir. Bu, eserlerde yazar ya da anlatıcı tarafından okuyucuya yansıtılır.
BİLİNÇ (ŞUUR) AKIŞI TEKNİĞİ: Bu teknikle karakterin iç dünyası hiçbir kaygı olmadan okuyucuya aktarılır. Karakterin duyguları ve düşüncelerindeki değişimler bu teknikle verilir. Bu teknikte karakterin aklından geçen düşünceler bütün karmaşıklığıyla ve herhangi bir sıra olmadan okuyucuya verilir. Bu sayede okuyucu karakterin psikolojisini ve ruh halini daha iyi anlayabilir ve bazı olaylarla, bu olayların nedenleri arasındaki bağlantıları açıklayabiliyor. Ayrıca karakterin aklında kurduğu planlar ve yapmak istediği şeylerde bu teknikle verilir. Dil bilgisi kuralları ve sentaks gözetilmez. Anlatıcı o anda aklına ne geliyorsa sıralar. Anlatılan şeyler arasında herhangi bir anlam bağıntısı gözetilmez. Bu teknik iç monolog tekniğinden dil bakımından ayrılır. İç monologda düşünceleri aktarmada belli bir düzen olup dil bilgisi kurallarına uyulur.
Örnek:
Ahmet, bu sahne karşısında korkuyla ürperdi. Yıllardır üzerine çalıştıkları her şey berbat olmuştu. “İşte şimdi hapı yuttuk,” diye düşündü.
Örnek: “Yollar kalabalıktı. Baktığı yeri gözlerinden en uzun sakladıkları için en çok Bebek tramvayına kızıyordu. Devetüyü paltolu bir kadın görünce yüreği çarptı; ama o değildi. Şapkalıydı. Kalktı. Kapıya yürürken duvardaki takvimi gördü. 7 Mart Cumartesi yazılıydı. 27‟nin yarısı kara yarısı kırmızıydı. Rahatladı. İşte boşuna beklemişti. İnsanların düzeninde bütün ayrıntılar önemliydi. Günlerin adı bile… Bugünün cumartesi olduğunu bilseydi saat birde onu görürdü.” (Yusuf Atılgan-Aylak Adam)
GERİYE DÖNÜŞ TEKNİĞİ:
*Bu anlatma zamanı ile ilgili bir tekniktir.
*Yazarlar şimdiki zamanda yaşadıklarından dolayı eserlerde şimdiki zaman ağır basar.
*Bu etkiyi azaltmak için bu teknik sıkça kullanılır.
*Öykü anlatıcısı olayı içinde bulunduğu şimdiki zamandan alıp karakterin geçmişine ya da olayın meydana geldiği zamana gider.
*Kişiler ve olaylar hakkında bilgi verilirken kullanılabilir.
*Geriye dönüş tekniğinde yazar karakterlerin yerlerin ve olayların geçmişiyle ilgili bilgi vermeyi amaçlar.
*Bunun yanı sıra karakterlerin bir şeyler hatırlamaları da bu anlatım tekniğiyle verilir.
*Geriye dönüş tekniği merak uyandırma, kahramanların ruhsal ve fiziksel durumlarının daha iyi çözümlenmesinde, olayların nedenlerinin açıklanmasında yazara büyük yarar sağlamaktadır.
Örnek:
“Babasını hatırladı. Trene yolcu ederken “Aman oğlum,” demişti, “yüzümü kara çıkarma. Babayın oğlu olduğunu göster şu millete, ille de mıhtara. Benim oğlumsan sırtın yere gelmez. Heye İstanbul gurbeti çetin, İstanbullunun cinden de beter olduğunu söylerdi emmim ya, boş ver. Var git, sağlıcakla, eyi kötü bir işin başın geç, bize mektup sal. Ondan sonrasına karışma. Ben hepsinin yuvasını yaparım!”
(Orhan Kemal, Gurbet Kuşları)
DİYALOG TEKNİĞİ: Roman akışı içinde karakterlerin birbiriyle yaptıkları konuşmalara diyalog denir. Bu teknikte karakterlerin birbirleriyle konuşmaları verilir. Karakterler arası çatışmalar ve karakterlerin birbirleri hakkındaki düşünceleri bu teknik yardımıyla algılanır. Olayın gelişmesinde, kahramanların ruhsal ve sosyal durumlarının açıklanmasında, konuşmalarda yatan kültür ögelerinin saptanmasında (ağız, şive, üslup), eserin daha dinamik bir hale gelmesinde ve hafiflemesinde oldukça etkilidir.
İÇ DİYALOG TEKNİĞİ: İç monolog okuyucuyu kahramanla baş başa bırakırken iç diyalog kahramanın kendisiyle karşı karşıya gelmesini sağlar. İç diyalogda kahraman sanki karşısında birisi varmış gibi konuşur, tartışır. Sürekli karşılıklı konuşmalar mevcuttur. Sorular ve cevaplar genel anlamda bu kısımları oluşturur, kahraman kendi kendine soru sorar ve cevaplar. Tüm bunlar dil bilgisi kurallarına uygun şekilde yapılır. İç diyalog tekniği genel olarak kahramanın o anki ruhsal portresini açığa çıkarır.
ÖZETLEME TEKNİĞİ: Varlığı belirgin şekilde hissedilen anlatıcı olayları, kişileri veya diğer unsurları özetleyerek anlatır. Daha çok eski klasik eserlerde görülen bu teknikte, varlığı kuvvetle hissedilen anlatıcının olayları, kişileri veya hakkında bilgi vermek istediği herhangi bir şeyi özetleyerek anlatması esastır. Çağdaş romancılar bu işi “bilinç akışı”,” veya ” iç monolog” tekniklerinden yararlanarak yaparlar.
PASTİŞ TEKNİĞİ: Post modern romanda çeşitli metin türlerinin biçim ve anlatım özelliklerinin taklit edilmesidir. Bir sanatçının üslubunu, tarzını, dilini veya düşüncesini taklit etmektir. Önceki formdan hareket ederek yeniden oluşturulan bu eser, aslında taklit yoluyla bir eseri yüceltmektir. Pastişte orijinal eser doğrudan kullanılmaz, tamamıyla taklit edilir.
Salah Birsel‘in bir şiirindeki (Göl Saatleri),
“Kuğular geldi ederek ikindiyi ilan” dizesi, Ahmet Haşim’in,
“Altın kulelerden yine kuşlar
Tekrarını eder ömrün ilan”
dizelerinin pastiş’ idir.
PARODİ TEKNİĞİ: Post modern romanda daha önce yazılmış bir metnin “içerik” yönünden örnek alınmasıdır. Ciddi sayılan bir eserin bir bölümü veya bütününü alaya alarak, biçimini bozmadan ona bambaşka bir özellik vererek biçimle öz arasındaki bu ayrılıktan gülünç etki oluşur.
Pastişten farkı Parodide yazar, daha önceden yazılmış bir metni gülünçleştirerek yeniden ele alır. Pastişte ise yazar, daha önceden yazılmış bir metni yeniden ele alır ama parodideki gibi her zaman asıl metni gülünç hale getirmeye çalışmaz. Ayrıca pastişte üslup kopyalanırken, parodide içerik kopyalanır ve komik bir formatta sunulur. İçeriğin yanında, diğer metinden herhangi bir karakter de alınıp parodileştirilebilir.
Bir rüyadan arta kalmanın hüznü
İçinde gülüyor bana derinden.
Yüzlerce çeşmenin serinliğinden
Ovanın yeşili göğün mavisi
Ve mimarîlerin en ilâhisi.
Ahmet Hamdi Tanpınar
Hatırlarım ilk görüşümü dünyayı,
Bir midye kabuğunun aralığından;
Suların yeşili, göklerin mavisi,
Lapinaların en harelisi …
Hala tuzlu akar kanım
İstiridyelerin kestiği yerden.
Orhan Veli
İRONİ TEKNİĞİ: Postmodern romanda birtakım olguları ya da eserleri alaycı bir anlatımla söz konusu etmektir. Söylenenin tam tersinin kastedildiği ifadedir. Söylenen ya da yapılan eylem, ciddi görüntüsü altında, karşıt söylenceyi ya da eylemi, çelişki noktasına çekmeyi hedefler. Mizahtan farklı olarak ironi, olaylara daha eleştirel yaklaşır. İroni mimik, jest ve tonlama ile söylenmek istenenin altını, dolaylı çizer.
MONTAJ TEKNİĞİ: Bu teknikte, başkasına ait olan bir yazının tümünün veya bir parçasının aynen eser içine yazımı söz konusudur. Cümle, beyit, atasözü, nükte veya uzun bir metin olabilir. Eklenen metin, eserle uyum içerisinde olmalıdır.
AÇIKLAMA-YORUMLAMA TEKNİĞİ: Yazarın ya kendisi ya da sözünü emanet ettiği karakter ağzından, herhangi bir konu, durum veya olay hakkında gerekli gördüğü bir açıklama yapması ya da yoruma girişmesidir.
LAYTMOTİF TEKNİĞİ: Laytmotif, ana motif, anlamlı tekrar, nakarat, tema anlamlarına gelmekte olup özellikle psikanalitik eserlerde kendini hissettirir. Kişileri ve nesneleri sembolize eden sürekli tekrarlanan ve simgeleşen söylem/ifade kalıpları yer alır. Herhangi bir sözün ya da hareketin birden fazla tekrarlanmasıdır. Laytmotif edebiyatımızda sıkça kullanılan bir anlatım tekniğidir. Bu teknikte nesne istenilen/arzulanan bir eşyayı sembolize eder ve sürekli kitabın içerisinde tekrar edilir. Genellikle bu nesne gerçek hayatta fazla önemli bir şey olmazken kitaplarda çok önemli bir nesneymiş gibi gösterilir ve karakterlerin yaptıkları şeyler bu nesneyle ilgili olur.
MEKTUP TEKNİĞİ: Karakterlerin tek taraflı ya da başka karakterle yaptığı yazışmalardan oluşan bir anlatım tekniğidir. Edebiyatımızda çok kullanılan tekniklerden birisidir. Bu tekniğin kullanıldığı kısımlarda yazar romanın akışına müdahale etmez ve kahramanların duygu ve tepkilerini okuyucuya sunar. Mektup tekniği daha çok olayın can alıcı yerlerinde kullanıldığından olaya canlılık katabilmektedir. Bu tekniğin sağladığı bir diğer yarar ise birden fazla kahramanın devreye sokulmasıyla birden fazla bakış açısının yani çoğulcu bakış açısının ortaya çıkarmasıdır. Bireysel bir tür olan mektubun eserlerde kullanılması özellikle kahramanların iç dünyasını yansıtması açısından önemlidir.
Yorumlar
Yorum Gönder